Sana Gelsem

Gözlerde kan ve yaşlar
Semaya açılmışken avuçlar
Süvari beklerken kıratlar
Kıratım koşup sana gelsem

Şu hayatın süsünden
Kör hevesin esaretinden
Fanilik endişesinden
Tenim sıyırıp sana gelsem

Dertli gönül derman arar
Her gördüğüne seni sorar
Yağarsa hep rahmetin yağar
Rahmetin umup sana gelsem

Koşa koşa geldim çöle
Ne bir yol var, ne bir tepe
Bulsam şu çölde akan bir dere
Kana kana içip sana gelsem

Olsa da Karun kadar hazinem
Dolsa da fanilikle sinem
Bir avuç toprak sermayem
Toprak olup sana gelsem

Gide gide yollar aşılır
Döne döne zaman daralır
Bir bir mesafeler aşılır
Mesafeler aşıp sana gelsem

Ümit ile korku arasında
Bekanın başı, zevalin sonunda
Ölümün sırlı kapısında
Kapılar açıp sana gelsem

Kimseler anlamaz halimden
Bir lütuf sonsuz kereminden
Muradın muradı Rahim’den
Sıratı geçip sana gelsem